Ukrayna Haber Bülteni 02.03.2023
1. INSANLIĞA KARŞI SUÇLAR VE SAVAŞ SUÇLARI (çocukların kaçırılması, Rusya’ya zorla gönderilmesi, Ruslaştırma kampları vb.)
Savaş sırasında yerel halkın Rusya Federasyonu tarafından sürgün edilmesi, insanlığa karşı işlenen en ciddi suçlardan biridir. Resmi kayıtlara göre, savaşın devam ettiği bir yıl boyunca Rus işgali altındaki bölgelerinden 16,221 çocuk Rusya’ya gönderilmiştir. Ancak Milli Enformasyon Bürosu, sıcak çatışmaların devam etmesi ve Ukrayna topraklarının bir kısmının işgal altında kalması nedeniyle Rusya’ya götürülen çocukların tam sayısını tespit etmenin şu an imkânsız olduğunu belirtmektedir. Toplam sayısı, farklı değerlendirmelere göre 100,000 ile 600,000 arasında olabilir.
Çocukların kaçırılması ve sınırdışı edilmesi, en ağır suçlardan biri olan soykırımın, yani bir halkın ya da halkın bir kesimini yok etmeye yönelik kasıtlı eylemlerin belirtilerinden biridir. Bu niteleyici eylemlerden biri de çocukların bir gruptan başka bir gruba zorla nakledilmesidir ki Rusya’nın yaptığı da budur.
Yale Üniversitesi Halk Sağlığı Fakültesi İnsani Çalışmalar Laboratuvarı araştırmacılarına göre 24 Şubat 2022 itibarıyla 6,000’den fazla Ukrayna vatandaşı çocuk “ideolojik eğitim” ve evlat edinme kamplarına yerleştirilmiştir. Rusya’nın sözde “eğitim” kampları bir tür “Ruslaştırma, askerileştirme ve endoktrinasyon kampları”dır. Bu kamplarda bulunan çocukların önemli bir kısmı işgal altındaki Donetsk ve Luhansk bölgelerinden, bir kısmı da Harkiv, Herson ve Zaporijya bölgelerinden götürülmüştür.
Kaçırılan çocukların kişisel bilgilerinin değiştirilmesi, onları tespit etme ve iade etme çabalarını zorlaştırmaktadır. Rusya Federasyonu, çocukların yaşını değiştirerek onları kendi topraklarına gönderiyor. Kamplarda tutulan çocuklar, yeni belgelere göre artık Ukrayna vatandaşı olmadıkları ve Rusya Federasyonu tarafından hareket özgürlükleri hukuka aykırı bir şekilde kısıtlandığı için Ukrayna’ya geri dönemiyorlar.
Bu nedenle, bu çocukların evlerine dönmeleri için tek bir yasal mekanizma geliştirilmesine gerek duyulmaktadır. Belirsizlik ne kadar uzun sürse, bu çocukların Ukrayna’ya geri dönmesi de o kadar zor olacaktır.
2. RUSYA FEDERASYONU’NUN ÇÖKÜŞÜ
Rusya Federasyonu Başkanı Volodımır Putin’in şu anki politikası ülkesinin çöküşüne yol açıyor. Bununla birlikte, Putin savaşı kaybettikten sonra iktidarda kalırsa, Rusya için mümkün olabilecek en kötü senaryo gerçekleşmiş olacaktır. Putin son zamanlarda “özellikle ideolojik fikirlerinin çoğunda” İslamcı teröristleri taklit etmeye başladığı için Rusya’nın sonu Kuzey Kore’ye benzeyecektir. “Putin önce bağımsız devletlere kendisi saldırıyor, ardından da “korkunç NATO”nun saldırganlığının kurbanı olduğunu iddia ediyor.
Rusya’nın elitleri arasında bir bölünme yaşanıyor. Buna ek olarak, Rus vatandaşları Ukrayna’daki savaşla ilgili fikirlerini yavaş yavaş değiştirmeye başlıyor. Elit kesimin Putin’den nefret ettiği söylenebilir. Üstelik bu nefretlerini açıkça ifade ediyorlar. Putin’in destekçisi olan bazı yetkililer, Rusya Federasyonu’nun çöküşünün ülke için olumlu bir gelişme olduğuna inanıyorlar. Çünkü diktatörlük rejimi uzun süredir sadece Rusya’yı yönetmekle kalmıyor, aynı zamanda ülkeyi ekonomik olarak finanse edip geliştiremiyor. Rusya’nın çökmesi halinde, kendi politika vektörünü bağımsız olarak inşa edebilecek ve ülkeyi imparatorluk rejiminden kesinlikle daha iyi yönetebilecek yeni devletler kurulacaktır.
Putin’in gücü elinde tutmak için son çare olarak nükleer silah kullanma ihtimali blöf ve şantajdan başka bir şey değildir. Nükleer silahların kullanılması Rusya’yı karanlık bir izolasyon geleceğine sürükleyecek ve gelişimini uzun yıllar geriye götürecektir. Böyle bir hata Rusya’nın üzerinde asla temizleyemeyeceği bir leke olacaktır. Putin için de her şeyin sonu anlamına gelecektir.
3. NÜKLEER SİLAH KULLANIMINA İLİŞKİN İHTİMALLER
Rusya devlet başkanı Volodımır Putin, 24 Şubat 2022’de Ukrayna’ya asker göndermesinden bu yana uluslararası hukuku defalarca ihlal etmiştir. Aynı zamanda, Rusya’nın son nükleer tehditlerine karşı uluslararası kınamalar, Rus hükümetinin tutumunu netleştirmesine ve nükleer doktrinini değiştirmediğini açıklamasına neden olmuştur.
Bu durum özellikle Çin’in böyle bir gelişmenin yaşanmasına izin vermeyeceğini açıkladığı zaman daha da belirginleşti. moskova için Çin’in bu açıklaması Rusya’yı desteklemediklerinin açık bir işaretiydi. Bu tabiiki kremlin için en olumsuz senaryodur. Nükleer silahın kullanılma olasılığı da ABD’nin Ukrayna’ya hangi silahları vereceği konusundaki kararını etkilemeye devam ediyor.
Uzmanlara göre, Rusya’nın savaşta yenilgiye yaklaştıkça taktik nükleer silah kullanma riski, çok düşük bir ihtimal olsa da muhtemelen gerçektir. Bununla birlikte ABD, Rusya’nın nükleer silah kullanma niyetini ortaya koyabilecek herhangi bir adıma hazırlandığına dair işaretleri yakından takip etmektedir. Bu tür işaretlerin ortaya çıkması halinde ABD derhal karşılık verecektir.
moskova’nın nükleer silah kullanmamasının bir diğer nedeni de NATO ile doğrudan karşı karşıya gelmesidir. Putin Ukrayna’ya karşı kitle imha silahları kullanmak isterse, NATO üyesi olan Polonya gibi komşu ülkeler de bundan zarar görecektir. Bu durumda 5. maddeye göre NATO, artık direnecek gücü kalmayan Rusya’ya sert bir karşılık verebilir.
Devlet başkanı Putin’in 21.02.2023 tarihinde Rusya’nın Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’na (START) katılımını sonlandırdığını açıklaması da önemlidir. Bu belge nükleer silah kullanımını yasadışı hale getirmektedir. Nükleer silahları meşrulaştırmak için her ülke bu enstrümana katılmalıdır.
4. KIRIM’IN İŞGALİNIN 9. YILDÖNÜMÜ VE KIRIM TATARLARININ DURUMU
Şubat 2014 yılında Kırım’a girdikten sonra üniformalarında herhangi bir işaret taşımayan silahlı kişiler Kırım Yüksek Konseyi binasını, Simferopol havaalanını, Kerç feribot geçişini ve diğer stratejik tesisleri ele geçirerek Ukrayna ordu birliklerinin hareketlerini engelledi. Başlangıçta Rusya yönetimi bu silahlı adamların Rus silahlı kuvvetleri mensubu olduğunu kabul etmeyi reddetti. Daha sonra Rusya devlet başkanı Volodımır Putin, bu kişilerin Rus askerleri olduğunu itiraf etti. Kırım’ın siyasi statüsü konusunda 16 Mart 2014 tarihinde Sivastopol’da düzenlenen “referandum” sonucunda Rusya, işgal ettiği Kırım’ı kendi topraklarına katmıştır. Referandum çoğu ülke tarafından uluslararası olarak tanınmamıştır. Elbette Ukrayna, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri “referandum”un sonuçlarını kınamış ve tanımamıştır.
Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarının durumu oldukça zordur. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü geniş çaplı saldırı bağlamında, Kırım’daki celp kağıtlarının yaklaşık yüzde 90’ının Kırım Tatarları tarafından alınmış olması da bunu doğrulamaktadır. Aynı zamanda Kırım Tatarları yarımadanın nüfusunun %13-15’ini oluşturmaktadır. Bu ölçekte bir seferberlik, Kırım Tatar halkına yönelik örtülü bir soykırıma yol açabilir. Ayrıca, işgal altındaki topraklarda yaşayanların işgal kuvvetlerine alınmasının IV Cenevre Sözleşmesi’nin 51. Maddesine göre yasaklandığını ve bir savaş suçu teşkil ettiğini belirtmek gerekir. Ukrayna vatandaşlarının kendi devletine karşı savaşa katılmaya zorlanmaları da ayrı bir savaş suçudur.
Ayrıca, 24 Ocak 2023 tarihinde, Canköy yakınlarında Kırım Tatarlarının evlerinde toplu aramalar ve tutuklamalar yapıldığı tespit edilmiştir. Bu bölge şimdiden Rus ordusunun silah ve personelinin toplandığı ve sonrasında Herson bölgesinin işgal altındaki bölgelerine gönderildiği bir Rus askeri merkezi haline gelmektedir. Rus istihbarat servisi FSB, altı kişiyi terörist olmakla, Ukrayna özel servisleri için görev yapmakla ve Kırım’da sabotaj yapmakla suçladı. Bu kişilere en ağır hapis cezası verilebilir.
5. CEPHE HATTINDA SON DURUM
Cephe hattında geçen haftaya göre önemli bir değişiklik olmadı. Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, 02.03.2023 sabahı itibariyle “düşman Kupyansk, Lıman, Bahmut, Avdiivka ve Şahtarsk yönlerinde saldırı operasyonları yürütüyor.” ifadesi kullanıldı. Ukrayna ordusu, son bir günde söz konusu bölgelerde 170’den fazla düşman saldırısını püskürttü.
Rus işgal güçlerinin Harkiv, Poltava ve Donetsk bölgelerinde bulunan sivil ve askeri tesise 14 füze saldırı düzenlediği kaydedildi. Sivil halk arasında yaralılar var. Çok katlı binalar ve müstakil evler hasar gördü. Rus ordusunun ayrıca 2’si Shahed-136 İHA olmak üzere 21 hava saldırısı gerçekleştirdiği aktarıldı. İHA’lar düşürüldü. Düşman çoklu fırlatma roket sistemlerinden 58 kez ateş etti.
Düşman Bahmut bölgesinde şehrine saldırarak ilerlemeye devam ediyor. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri, Orihovo-Vasylivka, Dubovo-Vasylivka, Bahmut ve Ivanivske yerleşim birimleri bölgelerindeki saldırıları başarıyla püskürttü. Avdiivka ve Şahtarsk yönlerinde başarısız saldırı eylemleri gerçekleştirildi. Zaporijya ve Herson istikametlerinde düşman kendisini savunuyor. Bazı kısımlarda ise taarruza geçmek için uygun koşullar yaratmaya çalışıyor. Ruslar 45’ten fazla yerleşim birimi topçu ateşine tuttular.
Ukrayna Silahlı Kuvvetler’ine bağlı Hava Kuvvetleri, geçtiğimiz gün içerisinde işgalciler ve askeri teçhizatın yoğunlaştığı bölgelere 16 hava saldırısı düzenledi. Ukrayna askerleri, Orlan-10 insansız hava aracını düşürdü. Füze ve topçu birlikleri 1 ateş toplama bölgesini, 2 mühimmat deposunu ve diğer 3 önemli düşman hedefini vurdu. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri, bir gün önce 2 düşman mühimmat deposunu ve elektronik harp sistemini vurdu ve bir insansız hava aracını imha etti.